- İstatistikler: 0
- Yayınlandı: 20 Ağustos 2021
Bağırmayan anne baba olmak için ipuçları
Sakin ve sabırlı bir ebeveyn olmak kuşkusuz her ebeveynin arzuladığı bir şeydir. Ancak günlük hayatta karşılaştığımız bazı durumlar bu arzumuzun gerçekleşmesini zorlaştırabilir. Bu gibi durumları sakince yönetmek her zamankinden daha önemli bir hal alır. Gergin ve öfkeli olmak yerine bağırmayan anne baba olmak için ipuçları.
Öfke, hayal kırıklığı, üzüntü gibi duygular son derece normal ve evrensel insan duygularıdır. Ancak bu duyguların normal olması kontrol edilemeyecekleri anlamına gelmez. Her anne baba çocuğunu doğru şekilde yetiştirdiğinden emin olmak ister ancak ebeveyn olmak her zaman kolay bir iş değildir. Aksine bazı durumlarda son derece zorlayıcı bir hale gelebilir. Özellikle sakince duş alabilmek, huzurla bir bardak çay içebilmek, arkadaşınızla sohbet edebilmek gibi şeyler lüks olmaya başladığında çocuk yetiştirmek inanılmaz derecede zorlayıcı olabilir.
Birçok ebeveyn için öfke ve hayal kırıklıklarını ifade etmelerinin en kestirme yolu çocuklarına bağırmaktır. Bunu istedikleri için yapmazlar; bazen o kadar çok bunalırlar ki kontrolü kaybederler. Araştırmalar bağırmanın çocukları daha agresif hale getirdiğini göstermektedir. Bir ebeveyn olarak, sesinizi çığlık atan bir noktaya yükseltmek çocukları korkutur ve kendilerini güvensiz hissettirir. Bununla birlikte bağırmanın anksiyete, özgüven eksikliği ve artan saldırganlık hali gibi uzun vadeli etkilere neden olduğu da gösterilmiştir. Sakin ve bağırmayan anne babalar ise çocuğa güven verir. Bu da çocuklara kötü davranışlara rağmen sevildiklerini ve kabul edildiklerini hissettirir.
Canınızı sıkan, sinirinizi bozan zorlayıcı bir durumla karşılaştığınızda vermeyi seçebileceğiniz birçok yanıt vardır. Aşağıdaki stratejileri kullanarak öfkenizi yönetmeyi ve huzurlu bir çözüme ulaşmayı öğrenin. İşte bağırmayan anne baba olmak için dikkat edilecekler:
Bağırmanın olumsuz sonuçlarını düşünün
Kısa vadede bağırmak duygularınızı ifade etmenin en cazip yöntemi gibi gelebilir. Ancak öfkeye teslim olmak uzun vadede birçok zorluğa neden olur. Çocuğunuza bağırmadan önce bunun hayatları boyunca nelere sebep olabileceğini düşünün.
Kendinize belli bir süre tanıyın.
Zaman tanımak sadece küçük çocuklar için değildir. Yetişkinlerin de sakinleşmek için kısa molalara ihtiyaçları vardır. Öfkelendiğinizde derin nefesler alarak kendinize birkaç dakika verin. Düşüncesizce tepki vermek yerine, onu incelemek için biraz zaman ayırın. Bu duruma tanık olan üçüncü taraf olduğunuzu varsayın. Durum size üçüncü bir kişinin gözünden baktığınızda nasıl geliyor? Vücudunuzdaki duygu nereden geliyor? Duygu kafanızda, göğsünüzde veya karnınızda mı? Nefesiniz değişti mi? Elleriniz titriyor veya kenetleniyor mu? Öfkenizden uzaklaşarak farklı bir bakış açısı kazanabilir ve olumsuz duygularınızı zayıflatabilirsiniz. İki üç dakika sonunda uygun ebeveynlik kararları almak için daha iyi bir yerde olacağınıza emin olabilirsiniz.
Hata yapmalarına izin verin.
Sizin işiniz çocuklarınızın hata yaptığını kanıtlamak değildir. Şayet bunu göstermek için derin bir arzu duyuyorsanız bu sizin değil egonuzun sesidir. O nedenle durum onlar için de güvenli olduğunda, hata yapmalarına izin verebilirsiniz. Elbette çocuklarınızı doğru ile yanlış arasında eğitmek bir ebeveyn olarak sizin sorumluluğunuzdadır. Ancak günün sonunda, yaptıkları seçimleri her zaman kontrol edemezsiniz ve nihayetinde hata yaptıklarında sonuçlarına katlanmak zorunda kalırlar. O nedenle kontrollü bir şekilde hatalarıyla yüzleşmelerine izin vererek onlara destek olabilirsiniz.
Hangisinin daha önemli olduğuna karar verin: Mutlu olmak mı, haklı olmak mı?
Birçok tartışmanın kaynağı doğru olma arzusudur. Çocuklarınızla her sıcak tartışmayı kazanma konusunda mutlu olmayı seçerseniz, hayatınız daha keyifli hale gelir ve genel olarak daha rahat bir ebeveyn olursunuz. Hangisi sizin için daha önemli?
Büyük resme odaklanın.
Önümüzdeki cuma dünyadaki yaşamın sona ereceğini bildiğinizi düşünün. Çocuğunuz sırt çantasını askıya asmamasından rahatsız olur muydunuz? Tabii ki olmazdınız.
Durumu anladığınızdan emin olun.
Gerçekleri bilmeden neden çocuklarınıza kızıyorsunuz? Siz ne anlatmak istiyorsunuz, çocuklarınız ne anlatmak istiyor? Gerçekten aynı şeye odaklanıyor musunuz? Sorunun olası bir yanlış iletişim olmadığından emin olun.
Gevşeme tekniklerini öğrenin ve uygulayın.
Ebeveyn olarak düzenli olarak ne kadar rahat olursanız, kızma olasılığınız da o kadar az olur. Gevşeme teknikleri de size bu konuda yardımcı olabilir. Kendinizi nasıl rahatlatacağınızı öğrenin. Bu konuda videolar izleyebilir sitemizdeki yazıları okuyabilirsiniz.
Bu durumu barış ortamı yaratmak için bir fırsat olarak görün.
Her üzgün ya da sinirli hissettiğinizde, bu durumu öfke yönetimi becerilerinizi uygulamak için bir fırsat olarak görün. Her öfke anını bir öncekinden daha iyi şekilde yönetmeye çalışın.Öfke, hayal kırıklığı ve sıkıntıyı en kaçamak yöntemlerle gidermekten kaçının. Düşünceli, sevgi dolu bir insan ve ebeveyn olarak kullanabileceğiniz seçeneklere sahipsiniz. Yani bağırmayan anne baba olmak sizin elinizde. Anlık dürtülerinizle hareket etmek yerine çözüm bulmaya ve herkes için rahatlatıcı bir huzur ortamı yaratmaya çalışın.